IHLAMUR AĞACI ♫
Ve Vanyuşa’ya atalarından duyduğu şu hikâyeyi anlatmış: Köyün birinde fakir bir rençper yaşarmış. Yaşadığı kulübe acınacak haldeymiş, küçük bir atı bile yokmuş. Bir ineği olabileceği aklının ucundan bile geçmezmiş. Yakacak odunu dahi yokmuş. Kış gelmiş ve evi buz gibi olmuş. Rençber baltasını almış ve odun kesmeye gitmiş. Büyülü bir ağaç olan ıhlamur ağacını görüvermiş. Ağacı kesmek için baltayla ağaca vurmuş; fakat ağaç dile gelmiş: “İstediğin her şeyi sana vereceğim. Paran yoksa para, eşin yoksa eş, hepsini vereceğim.” Rençper şöyle demiş: “Beni diğer köylülerden daha zengin yapabileceksen çok güzel olur Ağaç Ana. Biliyor musun, benim bir atım, bir ineğim bile yok. Kulübem perperişan.” Ihlamur Ağacı Ana: “Evine git, hepsi senin olacak.” demiş. Rençper evine gitmiş. Artık yeni bir evi varmış. Atlar sağlam çitlerden atlamaya hazırmış. Ambarı tahılla doluymuş. Fakat bütün bunlar rençpere yetmemiş, çünkü karısı güzel değilmiş ve huysuzmuş. Ne yapacağını düşünmüş. “Hemen Ihlamur Ağacı Ana’ya gideyim,” demiş. Baltasını almış, ağaç kesmeye gitmiş.
Rençper ormana, Ihlamur Ağacı Ana'nın yanına gitmiş ve baltasını ağaca vurmuş. Ihlamur Ağacı Ana: “Ne istiyorsun?” demiş. Rençber: “İnsanların arasında çeşit çeşit kadınlar var; lakin benim payıma öyle çekilmez bir kadın düştü ki. Bana bir iyilik yap: Ne olur bana güzel bir eş ver,” demiş. Ihlamur Ağacı Ana: “Evine git. Dileğin yerine gelecek,” demiş. Rençper evine gitmiş. Kapıda onu güzeller güzeli bir kadın karşılamış. Ambarı da ağzına kadar doluymuş. Rençper karısıyla birlikle krallar gibi yaşamaya başlamış. Bir kendi kendine, “Böyle zenginliğe sahip olup yaşamak çok güzel; ama bizi yöneten birileri var, onların yönetimi altındayız. Ben bu yöneticinin ta kendisi olamaz mıyım?” diye düşünmüş. Bunu karısıyla da enine boyuna konuşmuş. Tekrar büyülü ıhlamur ağacının yanına gitmeye karar vermiş.
Rençper ormana gitmiş, baltayı ağaca vurmuş. Ağaç: “Ne istiyorsun Rençper?” diye sormuş. Rençper: “Ihlamur Ağacı Ana, böyle zenginliğe sahip olup yaşamak çok güzel; ama bizi yöneten birileri var, onların yönetimi altındayız. Benim bu köyün başına geçmem, yöneten olmam mümkün mü?” demiş. “Pekala, evine git, istediğin her şey senin olacak,” demiş Ihlamur Ağacı Ana. Rençper evine vardıktan kısa bir süre sonra bir mektup gelmiş. “Rençper bundan böyle köyün başıdır,” yazıyormuş. Rençper köyün başı olarak yaşamaya alışmış ama kendini şöyle düşünmekten de alıkoyamamış: “Köyün başı olmak güzel; ancak hala hepimiz bir lordun yönetimi altındayız. Ben neden lord olmayayım, imkanı yok mudur bunun?” Bu konuyu karısına açmış, onunla da enine boyuna konuşup akıl danışmış ve tekrar ıhlamur ağacına gitmiş.
Ağacın yanına varmış ve baltayı vurmuş. Ağaç, rençpere sormuş: “Ne istiyorsun?” Rençper şöyle demiş: “Ihlamur Ağacı Ana, senin sayende her şeyim oldu; ancak Lord’un karşısında şapkamı çıkatmak değil, kendim lord olmak istiyorum.” Ihlamur Ağacı Ana: “Seninle ne yapacağım ben? Evine git, istediklerin senin olacak,” demiş. Rençper eve vardıktan hemen sonra bir kraliyet temsilcisi gelmiş ve kendisine Kral’dan rençperin artık Soylu olduğunu yazan bir mektup getirmiş. Soylu olmak insana üstünlük sağlarmış. Bizim Soylu Rençper başlamış eğlenceler ve ziyafetler vermeye. “Soylu olmak güzel şeymiş; ama resmi bir makamın olmadan ne önemi var. Neden ben de resmi bir makama gelmeyeyim ki!” diye düşünmeye başlaması uzun sürmemiş. Yine konuyu karısına da açmış, ikisi kafa kafaya vermişler, enine boyuna düşünüp taşınmışlar.
Ardından, rençper yine düşmüş yola, ıhlamur ağacının yanına varmış ve baltayı ağaca vurmuş. Ağaç: “Ne istersin Rençper?” demiş. Rençper: “Ihlamur Ağacı Ana, yaptığın her şey için minnettarım, ama benim resmi bir makama gelmem mümkün mü acaba?” demiş. Ihlamur Ağacı Ana: “Peki o zaman, evine dön,” demiş. Rençper eve vardıktan hemen sonra kraliyetten kendisine resmi bir makama atandığını bildiren bir mektup gelmiş. Resmi makamın da bir zaman tadını çıkarmış ama çok geçmeden yine düşünmeye başlamış: ”Böyle bir ünvana sahip olmak güzel şey; ama bu makam Kraliyet Temsilcisi’nin yönetimi altında. Neden bir başkasının yönetimi altında olayım? Acaba benim kraliyet temsilcisi olmam mümkün değil midir?” Bunu da karısına danışmış, onunla da enine boyuna konuşup tekrar büyülü ıhlamur ağacının yanına varmış.
Ihlamur Ağacı Ananın yanına gelmiş ve baltayı vurmuş. Ağaç:”Ne istersin Rençber, yine neden memnun kalmadın?” diye sormuş. Rençper: Ihlamur Ağacı Ana, yaptığın her şey için teşekkür ederim; ama ben kendim Kraliyet Temsilcisi olmak ve çok büyük bir malvarlığına sahip olmak istiyorum.” Demiş. Ağaç: “Bunu gerçekleştirmek zor ama elden ne gelir, yapacağım. Git evine” demiş. Rençper evine varır varmaz kendisinin Kraliyet Temsilcisi olduğunu ve miras bırakabileceği bir servetin kendisine verildiğini belirten bir mektup ulaşmış. Rençper, Kraliyet Temsilcisi olarak yaşamaya ve hayatın tadını çıkarmaya başlamış. Ama çok geçmeden yine düşüncelere dalmış. “Kraliyet temsilcisi olarak yaşamak da güzel şeymiş; ama bu kez de Kral’ın hakimiyeti altındayım. Neden ben kendim kral olmayayım, bu mümkün değil midir?” demiş kendi kendine. Düşünmekle kalmamış, düşündüklerini karısına açmış, onunla da enine boyuna konuşup akıl danışmış ve şihe büyülü Ihlamur Ağacı Ananın yanına gitmeye karar vermiş.
Ağacın yanına varmış, baltayı vurmuş. Ağaç sormuş: “Ne istiyorsun?”. Rençper: “Ihlamur Ağacı Ana, her şey iyi, hoş, size minnettarım; ama benim Kral olmam mümkün mü?” diye sormuş. Ihlamur Ağacı Ana rençperi ikna etmeye çalışmış. “Aptal adam, ağzından çıkanı kulağın duyuyor mu? Ne idin ne oldun! Beş parasız bir rençperken yüksek bir makama ulaştın ve her şeye sahip biri haline geldin; seni kral yapamam, bu mümkün değil,” demiş. Rençper inatla kral olmak istediğini söylüyor, dileği yerine gelmediği takdirde, baltasını kullanmaktan çekinmeyeceğine dair tehditler savuruyormuş. Ihlamur Ağacı Ana rençperi ikna etmeye çabalamış, ama nafile, adam nuh diyor peygamber demiyormuş; kral olmakta ısrarlıymış. Ihlamur Ağacı Ana bakmış ki onu vazgeçirmek mümkün değil, “Pekâlâ, bunu sen istedin, dileğini gerçekleştirmem mümkün değil, bunu yapamam; ısrarcılığın yüzünden şu ana kadar elde ettiğin her şeyi de kaybedeceksin, dikkat et!” demiş. Rençper yine de ısrar etmiş. Ihlamur Ağacı Ana sonunda şöyle demiş: “Öyleyse sana verdiğim her şeyi geri alıyorum. Ayrıca sen de karın da bundan böyle ayı olacaksınız.” Ardından da rençper ve karısını ayıya dönüştürmüş. Ayı nesli de onların soyundan çoğalmış.
Vanyuşa büyükbabasına: “Bu hikaye gerçek olabilir mi büyükbaba?” diye sormuş. Büyükbabası şöyle cevap vermiş: “Aslında bu bir masal evlat. Ama bize dersler veren bir masal: İmkansız olanı isteme, aza kanaat et. Eğer fazlasını istersen, elindekini de kaybedersin.”
Çeviren: Figen Bektemir
Editör: Nuray Önoğlu
Rus masalı
Dinlemek için: https://soundcloud.com/serdar-kula/ihlamur-a-ac/s-D1IqnbjKWnr
Comments
Post a Comment